Gece... Mutsuzlukla doluydu. Hissediyordum. Kötü birşeyler olacaktı. Belkide mutsuz bir güne çıkan yarının dünündeydim. Kim bilebilirdi ki?... Ben bilemezdim en azından. Sadece hissedebilirdim. Çünkü seviyordum. Ama seviliyormuyum bilmiyordum. Belki bundandı bu his. Belki yalandı bunlar. Anlamsızdı... O beni seviyordu ben onu... Mu acaba? Sanırım kendimi kandırıyordum.
......
Evet yarın gelip çatmıştı. Yine ben onunla konuşacaktım. Heyecanlı ve mutluydum. Ama... Ama içimdeki o lanet olasıca his gitmemişti. Söküp atmak istiyordum onu. Gitmiyordu işte!... Yapışmıştı bana. Tam bunları düşünürken yanıma yaklaştığını kokusundan anladım. Mutluluk kokuyordu. Yada ben öyle sanıyordum. Bana baktı. Gözleri her zamanki gibi parlamıyordu. Üzgün gibiydi fakat hafiflemişti. Neyin hafiflemiş olduğunu anlamadım. Ama kafama takmadım. O yanımdaydı ya... Sanırım...
Bana bakan gözlerini çevirdi yere eğdi. N'olduğunu anlamadım. İşte tam o sırada aklıma benden bir türlü söküp atamadığım his geldi. Herşeyi mahvedecekti. Aslında o his hiç birşey yapmayacaktı. Herşeyi O(!) yapacaktı.
"Birşey mi oldu?" dedim zorlukla yutkunarak. Kafasını sağa-sola salladı. Bana sönmüş gözleri ile baktı. İçim acıdı. Acıyan içim ona değildi. Kendimeydi. Nedenini bilemediğim kendimeydi...
"Ben dün söylemek istediğimi sana bugün söylüyorum." dedi. Evet dünde bugünki kadar felaketti. Aslında dün söylemek istediği birşey yoktu. Çünkü hiç konuşmamıştık! Nasıl birşey söyleyebilirdi ki?!...
"Bu yaşadığımız 'anlamsız' olayı yaşanmamış farzedelim..." dedi. O anda bittiğimi anladım. Ölmüştüm. Sadece ruhum bedenimden ayrılmamıştı. Aslında ayrılmış sayılırdı. Çünkü onsuz bir beden ruhsuz yaşayan bendim.
"Nedenn?!" diye fısıldadım. Sesimi ben bile zor duyarken o çok net duymuş gibiydi. Sesim çıkamıyordu çünkü onsuzdum... Bir anda kendimi onun kollarından hissettim. Ama eskisi gibi değil... Mutlulukla, inançla sarılan bir kol değildi bunlar. Ben onun kollarında kendimi ölmüş vaziyette hissetmiştim. Çünkü bayılmıştım... Onun kollarına şuanki durumda bile bayılmak belki bir umuttu. Ne bilebilirdim ki beni orada arkadaşıma bırakarak gittiğini... Beni seviyor sanmıştım.
Aklıma o his(!) geldi. Evet lanet olası ben, ölesiye ben! O iğrenç hissi atamamıştım. Çünkü o his değil O'ydu... Ben yüreğimde acı veren bir hisle yaşamamıştım, bir hissi koparmaya çalışmamıştım. Ben onu yüreğimde taşıyıp, onu söküp atmak isterken bunu becerememiştim. Çünkü seviyordum... Uğruna ölecek kadar. Ama ben onun uğrunda ölmedim! Uğrunda öleceğim sandığım biri için yaşadım. Çünkü seviyordum...
Anladım ki;
O beni anlamamıştı. Ve bende onun beni anlamadığını anlamadığım için bitmişti bu aşk. Çünkü aslında aşk;
Onun beni anlamaması ve benim onun beni anlamayışını anlamamamdı...!
Bugün'ün hatırasına...!
o2.o2.2o1o~Salı~12.12