- Farklı Hayatlar ~

Genç kız Jans' in titrek tonuna gülümsedi. " Neden arkadan yürüyorsun ? " Aless merak etmişti. " Birden daldım da. Özür dilerim. " ne kadar kibar bir çocuktu. Aless parkın çıkışında korumalarını görmüştü. Gözlerini çevirdi. Aless' e ne olabilirdi ki ! Bir mercedes ve Aless' in Aston Martini' si kapının önündeydi. Eliyle gizlice hayır işareti yaptı. Telefonunu açtı ve korumaların yöneticisi olan David' e mesaj çekti. " Anlıyorum ama yalnız kalmak istiyorum. Hiçbir sorun yok. Siz yine de arabamı her zaman gittiğim cafenin yanındaki otoparka parkedin. " telefonunu tekrar çantasına attı. Jans de bir haller vardı ama kız çözememişti. Dikkatlice yüzüne baktı ve kafasını tekrar çevirdi. Düşüncelere dalmıştı ve kaşlarının ortasında küçük bir kıvrım meydana gelmişti. Sonunda cafeye vardılar. Masaya oturdukları an garson geldi. Jans " Kahve ? " diye kıza sordu. Aless başını salladı. Aslında kahveden pek hoşlanmazdı. Sesini çıkarmadı. 5 dk sonra kahveler geldi. Aless gülümsedi. " Başlayabilirsin. " Jans şaşkın bir şekilde Aless' e baktı. " Neye başlayayım ? " Aless' in gülümsemesi daha da büyüdü " Hayatına. Daha sonra da kişisel özelliklerinden bahsedersin. " Jans kaşlarını çatmıştı. " Olmaz. İlk sen. " Aless' in gizli silahını öne sürme vakti gelmişti. Jans' in gözlerine baktı ve baştan çıkarıcı bir şekilde gülümsedi. En güzel ses tonuyla " Lütfen. " dedi ve ne olacağına baktı.

Demek dişe diş sert çocuk dedi içinden. Evet savaş başladı. Kim kimi ikna edecek göreceksin genç kız içinden geçirmişti tüm bunları. Tam ağzını açacakken telefonu mesaj geldiğini bildirircesine öttü. Kız iç geçirerek telefonu açtı ve şokun ilk saniyeleri onu medcezir dalgası gibi vurmuştu. Gizli numaraydı.

" Prenses yanlış kişiyle kahve içiyorsun. Karşındaki Janson' un kadın prensibini duymak ister misin prenses ? Aynı alkol gibi kadınların da cazibe yoluyla baş döndürebildiklerini ve akıllara zarar sonuçlara sebep olabileceklerini bilir.Ama bu çapkınlığını etkilemez.Sinsi ve yalancıdır... Prenses, beyaz atlı prens hikayeni yırtma zamanı. Sonuçlarına üzülmeni istemem. Geçmişini unuttun mu ? Sen Jason' u seviyor olabilirsin ama duyguların karşılıklı değil Prenses. "

Alessandra şoku atlatınca sinirlenmek yerine dondu. Buz gibi bir ifade suratına yerleşti. Gözleri mesafeliydi. Başını kaldırıp Jans' e baktı. Çocuğun gülümsemesi sönmüştü. " Aless ne oldu ? " Janson endişeli gözlerle Aless'e bakıyordu. Aless masanın ğzerinden telefonu Jans' a itti. Aless'in içindeki ses anılarla boğuşurken bir yandan da Aless' le kavga ediyordu.
Sana ne Alessandra. O çocuk senin bir şeyin değil. Evet bir şeyi değildi. Aless o can yakan anılara geri dönmüştü. İçindeki ses Ama o senin sevgilindi Aless ! Bu adam ise yeni tanıştığın bir yabancı. İstediğini yapmakta özgür. Yol yakınken geri dön! Aless nasıl geri dönebilirdi ki !
...Güneşli bir yaz sabahı. Aless yatağından kalkmış, duşa girmişti. Islık çalarak merdivenlerden aşağı indi. Annesi ile babası alışverişe gitmiş. Buzdolabını açıp bir çikolata aldı ve folyosunu sertçe yırttı. Kapı çaldı. Aless kapıyı açmaya koştu. Posta kutusunda bir zarf vardı. Sarı, hayatını mahvedecek bir zarf. Oturma odasındaki kahverengi koltuğa oturup zarfı nazik haraketlerle açtı. Çünkü zarf Aless adınaydı. Zarftan çıkan fotoğraflarla Aless beyninden vurulmuşa döndü. Arthur, çocukluk arkadaşım diye tanıştırdığı oda arkadaşıyla birlikte uygunsuz pozlar içindeydi. Aless' in gözlerinden sessiz yaşlar süzülmeye başladı. Zarfın içinden birde cd çıkmıştı. Alessandra bilgisayara cdyi taktı ve soğukkanlılıkla izlemeye başladı. Fotoğrafların canlandırılmışıydı. Aless' i en çok son konuşmaları vurdu.
+ Arthur beni seviyor musun ?
- Herkesten çok.
+ O zaman neden Alessandra ile berabersin.
- Onunla işim bittiğinde değersiz bir oyuncak gibi köşeye fırlatacağım.
Şimdi Jason' da Aless' i değersiz bir oyuncak gibi görüyordu. Aless o zaman Arthur için değil değersiz bir oyuncak olduğu için ağlamıştı. Görüyorsun ya Aless artık gitme zamanı. Hayır! Hayır genç kız gidemezdi. Jans' i burada bırakamazdı. Jans, Aless' in kalbinin demir kapılarını kilitleyip sonra denize attığı anahtarı bulmuş, Aless' in kalbine girip kapıyı arkadan kilitleyip anahtarı kırmıştı. Artık geri dönüş yoktu. Aless, Janson' u gördüğü zaman bataklığın kıyısındaydı. İsterse geri adım atıp diğer yoldan gidebilirdi ama o meleğe doğru ilerledi. Sonra boğulduğunu farketti. Ama iş işten geçmişti çünkü o meleğe ulaşmak için bataklığın ortasına yürümüştü. Şimdi her şey meleğin elindeydi. Ya Aless' in elinden tutup onu kurtaracaktı ya da ölüme terkedecekti. Aless ölse bile en son onun yüzünü gördüğü için zevkle ölecekti. Çünkü perişan bir şekilde aşıktı.

Çocuğun yüzündeki gülümseme devam ederken birden kızın telefonu titredi.Sanırım bir terslik vardı bunu Aless'in gözlerinden anlayabiliyordu çocuk.Aless endişeli sekilde telefonu kurcalarken Jans neler olduğunu anlayamamıştı.Kız hala okumaya devam ediyordu.Birden başını kaldırıp dona kaldı.Çocuğun gülümsemesinden eser yoktu şimdi." Aless ne oldu ? " çocuk endişeli gözlerle kıza bakıyordu.Ne olduğunu bilmeliydi.Bir yandan da korkuyordu.Kötü birşeyin olmasından.Kız sinirle telefonu çocuğa itti.Çocuk telefonun ekranındaki o lanet yazıyla karşı karşıyaydı şimdi ne olduğundan habersizdi Jans ama bunu çözmeliydi. Çocuk okuyordu.

-" Prenses yanlış kişiyle kahve içiyorsun. Karşındaki Janson' un kadın prensibini duymak ister misin prenses ? Aynı alkol gibi kadınların da cazibe yoluyla baş döndürebildiklerini ve akıllara zarar sonuçlara sebep olabileceklerini bilir.Ama bu çapkınlığını etkilemez.Sinsi ve yalancıdır... Prenses, beyaz atlı prens hikayeni yırtma zamanı. Sonuçlarına üzülmeni istemem. Geçmişini unuttun mu ? Sen Jason' u seviyor olabilirsin ama duyguların karşılıklı değil Prenses. "

Çocuğun ağzından şu kelimeler döküldü; Ahh lanet olsun ne yapmaya çalışıyor bunlar.Sonra kafasını kıza çevirdi çocuk Aless donmuş şekilde birşeyler düşünüyormuş gibi duruyordu.
Bak Aless dedi çocuk ardından ellerini tuttu kızın.Ama kız büyük bir hızla çekti ellerini Ellerini çektiğinde çocuğun hayallerinide yıkmış oldu Ona güvenmiyorsa neden onunla tanıştı ki .! Daha önce neler yaşadığını neler yaptığını bilmiyordu çocuk ama kızın ona güvenmemesi yıkmıştı onu. Jans '' Aless yapma ' dedi acı bir şekilde kızın yüz ifadesi değişmişti.Biraz sakin bir tavırla '' Nee yapmamalıyım , bu durumda ne yapabilirim ki ! söylesene ''Jans ağlıyacak duruma gelmişti.Kimsenin bilmediği o duygusal taraf tüm ruhuna ve bedenine hakim olmuştu.Şimdi şimdi ne yapmalıydı ne demeliydi Aless'e yoksa kalkıp gitmeli miydi.? ' Aless eğer artık benimle konuşmak yada görüşmek istemezsen anlarımBen sadece buna nasıl inandığını anlayamıyorum.Senn, sen ben seni yanlış tanımışım sanırım üzgünüm dedi çocuk üzgün ve sinirli bir ifadeyle sonra düşündü çocuk evet böyle özelliklere sahip biriydi ama bu Aless'e karşı böyle değildi Değişebileceğini anlamıştı çocuk onun yanında iyi olabilmeyi Ama Aless'in bunu anlayacağını hiçö sanmıyordu çocuk çünkü sinirli bir kızın ne tür hareketler yapabileceğini,nasıl konuşacağını gayet iyi bilmekteydi Sanırım bu çocuğun ordan kalkması için büyük bir sebebti..

Jans açıklamaya çalışıyordu. Aless donmuştu ama şu sözler onu çözdü
" Aless eğer artık benimle konuşmak yada görüşmek istemezsen anlarımBen sadece buna nasıl inandığını anlayamıyorum.Senn, sen ben seni yanlış tanımışım sanırım üzgünüm " yanlış mı ? Ama nasıl ki ! Aless nasılsa öyle davranmıştı Jans' e. Gerçek Aless gibi. " Janson ben sana bu yazıya inandım demiyorum. Ağzımdan öyle bir şey çıkmadı. Sadece şoktayım anladın mı ? Sana başımdan neler geçtiğini anlatmadan bu iş olmayacak her halde. O zaman belki beni bir nebze anlarsın. Ben bir zamanlar birisini sevdiğimi sanıyordum. Mutluydum küçük çocuklar gibi. Sonra beni çocukluk arkadaşı olan oda arkadaşıyla aldattı ve bana " Değersiz bir oyuncak " dedi. Bu ağır hakarate kalbim dayanamadı anlıyor musun ? İhanete uğramamak için insanlardan hep kaçtım Jazz. Hep kaçtım. Kabuğuma saklandım. Ben değersiz bir oyuncak mıyım ? Biraz sevgi bana çok mu ? Neden hep ben üzülmek zorundayım ? " Aless hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı.

Aless bu sözler karşısında ; " Janson ben sana bu yazıya inandım demiyorum. Ağzımdan öyle bir şey çıkmadı. Sadece şoktayım anladın mı ? Sana başımdan neler geçtiğini anlatmadan bu iş olmayacak her halde. O zaman belki beni bir nebze anlarsın. Ben bir zamanlar birisini sevdiğimi sanıyordum. Mutluydum küçük çocuklar gibi. Sonra beni çocukluk arkadaşı olan oda arkadaşıyla aldattı ve bana " Değersiz bir oyuncak " dedi. Bu ağır hakarate kalbim dayanamadı anlıyor musun ? İhanete uğramamak için insanlardan hep kaçtım Jazz. Hep kaçtım. Kabuğuma saklandım. Ben değersiz bir oyuncak mıyım ? Biraz sevgi bana çok mu ? Neden hep ben üzülmek zorundayım ? " dedi.Ardından ağlamaya başladı. Aoov hayır lütfen yapma ağlamana dayanabileceğimi sanmıyorum. dedi çocuk.Kız ağlıyordu. ' -''Aless lütfen başından geçenleri anlıyorum sen şuna bak ben Iv. Sınıf öğrencisi arkadasının uzun süren hiç bir ilişkisi olmadı. Hiç aşkı tatmadım .dedi çocuk Sen tatmışsın ama sonunda acı varmış..Böyle olması gerektiyse olmuş .Yapıcak birşey yok unut gitsin dedi ve arkasına yaslanıp ellerini kenetledi.

''Aless lütfen başından geçenleri anlıyorum sen şuna bak ben Iv. Sınıf öğrencisi arkadasının uzun süren hiç bir ilişkisi olmadı. Hiç aşkı tatmadım . Sen tatmışsın ama sonunda acı varmış..Böyle olması gerektiyse olmuş .Yapıcak birşey yok unut gitsin" Aless aşkı tatmamıştı ki ! O sadece gençlik hevesiydi. O bir hataydı. Hıçkırıklarının arasında " Benim tattığımı sanıyorsan yanılıyorsun Jazz. Ve eğer onun için ağladığımı sanıyorsan iki kere yanılıyorsun. Ben hiçler için ağlanılmayacağın önceden öğrendim. Ben senin için ağladım. Beni yanlış tanıdığını düşündüğün için ağladım. Sana güvendiğim kadar kimseye güvenmedim. Senden hoşlanıyordum Jazz ve hala hoşlanıyorum. Evet doğru duydun seni seviyorum. Ama seni ,beni sevmeye zorlayamam. Ben böyle bir insan değilim. Hoşçakal. " Tüm acısıyla kalktı, arkasını döndü ve yürümeye başladı.

Yazılarınızda duygu yerine çok fazla konuşmalara yer vermişsiniz, elimden geldiğince puan vermeye çalıştım.


Alessandra C. Volterras 5 Şöhret puanı 1 dolar

Janson Taylor Gress 5 Şöhret puanı 1 dolar