Ad Soyad: Niobe Hera Linos
Cinsiyet: Kız
Seçiminiz: ( Kariyer, Şöhret ) : Şöhret
Umarım başka bir sitede kullandığım rpnin bir sakınıcası olmaz.
Ayın ve yıldızların masum gülümsemelerini saklayan kara bulutlar, sokak lambalarının yanmamasından faydalanıp etrafı kapkaranlık bir hale getirmişti. Hapishane etkisi veren balkon demirlerinin ardında, eski bir sandalyeye oturmuş olan Almila düşünüyordu. Aslında balkonu küçük ve sevimliydi. Tabi etrafa saçılmış olan kağıtları görmezden gelirsek... Bir kaç gündür evinin karşısındaki boş villaya odaklanıyor, gözlerinin oradan ayırmıyordu. Almila'nın hoş karşılamadığı bu villa, eski olduğunu her haliyle belli ediyordu. İki katlı olan bu villanın bütün camları sokak çocukları tarafından kırılmıştı. Duvarlarının boyaları dökülmüş ve üzerine kırmızı boyalarla bilmediği bir dilden yazılar yazılmıştı. Almila'nın dikkatini çeken tek şey ise, evin kapısının açık olmasına rağmen kimsenin içeriye girmeye cesaret edememesi olmuştu. Aslında gerçekten de tuhaftı. Girmek isteyen kişi kapıya kadar geliyor, sonra bir an da geri dönüyordu. Ve kimseye bir şey anlatmak istemiyordu. Tuhaftı. Çok tuhaf...
Almila ağaçları sallandırmaya başlayan rüzgarla bir anda irkildi. Yüzüne adeta bir deniz dalgası gibi çarparak saçlarını dalgalandıran rüzgar, sanki onunla oyun oynuyordu.Almila oturduğu sandalyeden kalkarak balkon demirlerine doğru sakin adımlarla ilerledi.Bir an için ayağına takılan kağıt parçası neredeyse onu düşürüyordu. Küfürü basan Almila, rüzgarın etkisiyle ağzına girmek üzere olan saçlarını, elleriyle sakince düzeltti. Ve tekrar gözlerini bugün için son bir kez villaya doğrultu. Büyük bir gürültüyle yere düşen sandalyeye baktı. Büyük ihtimal rüzgarın gücüyle düşmüştü. Kafasını tekrar kırılmış camlı pencereye doğrulttu ve gördüğü karartıyla çığlığı bastı. ''Aman Tanrım. Bu da ne?'' Büyük bir şoka kapılmıştı ki sözlerini tamamlayamadı. Ağzı açık bir şekilde geri geri ilerledi ve arkasındaki duvara kendisini yapıştırarak sımsıkı tutundu. Gördüğü karartı hızlıca pencere yaklaşıyordu. Hayır. Belki de Almila'ya yaklaşıyordu. Kim bilebilirdi ki? Derin derin nefes alıp vermeye başlayan Almila aniden büyüyen karartıyla gözlerini birden kapattı. Hissedebiliyordu. Gördüğü şey sanki yakınlarındaydı ve onunla birlikte nefes alıp veriyordu.</FONT></FONT></FONT>
Karnı heyecandan garip sesler çıkarıyordu.Rüzgar birisine kızmışçasına sert esiyordu.Ceketine uzandı.Gitmek istemiyordu.Saçları uçuyordu adeta.Yarım bir şekilde yüzünü görebildi.Oda onun gibi hüzünlüydü sanki.Zorla gelmiş gibi bir hali vardı.Son kez düşündü Almila.Nedensiz, sebepsiz gitmeye hazırdı.Ama bunu tek başına başaracağına inanmıyordu.Ne diyecekti herkese yine? Nasıl bakacaktı insanların yüzüne?Derin bir nefes aldı.O bu kadar heyecanlıyken karşı tarafdan aynı tepkiyi görememek Almila'yı arkasına bakmadan gitmeye zorluyordu.
Karnının ağrısı artmıştı.Yıllar sonra ona ilk kez bu kadar yakın duruyordu.Her saniye onu düşünüyordu ama yan yana olma düşüncesi tüylerini ürpertiyordu.Onu etrafında böylesine hissetmişken tekrar kaybederse halini düşünemiyordu.İlk ayrılıkları o kadar zor olmuştu ki bir daha ayrılırlarsa eski haline dönmeyeceğine dair günler öncesinden kendine yemin etmişti.
Cesaretini topladı.Öne doğru bir adım attı.Beklediği gibi geri adım atmadı Bill.Bir adım daha attı.Yaklaştıkça heyecanı artıyordu.
Artık yüzünü net olarak görebiliyordu.Simsiyah saçları ve üzerine giydiği deri ceketini inceleyince hiç değişmediğini anladı.Ona bu kadar yaklaşmışken tekrar kaybedemeyeceğini anladı.Gözünde ıslaklık hissetti.Ağlıyordu.Ama toparlanmalıydı.
Gözyaşını silmeye elini uzattığında onun daha önce davrandığını fark etti.