Misafir Misafir
| Konu: vinnie Altierri. C.tesi Tem. 10, 2010 7:46 pm | |
| Ad Soyad: Vinnie Altierri Cinsiyet: Erkek Seçiminiz: KariyerÖrnek Rp:
- Spoiler:
Değiştiremeyeceği gerçekler var olduğu anda ona verilir. Hayat bunları ortaya çıkartacak oyunları ona oynatırken varlık bir oyunun oynandığı perdenin önünde bir kukla gibi salınır. Arkasındakini bilenlerse kuklanın iplerini takip ederler, oyuna devam ederek gözlerden uzaklaşırken isimleri oyuna dahil olur. Yok oluşun kayıptan sonra ki aşamalarından biri. Herşey birilerinin elinde bulunur.
Karanlıktır sıradanlığın düşünceli halinin portresi. Sessizlik onları kapsayan bir örtüdür. Ve yorganın altında gizlice birşeye göz atan yaramaz bir çocuk gibi güvenir ona. Farklılığın ilkelerine has gölgeli bir seçenek. Belkide adım atmadan önce bilmek gerekir var oluş kuramlarını. Bilinenlerle keşfetmektir bilinmeyeni akıl. Gerçeği görmek için yaşamınızı tüketen her istek, kendisinin katbekat daha fazlasını kurban etmelidir başarıyı istiyorsa. Bugüne kadar gözü kapalı yapılan her adımda onun için aydınlık olarak vurgulanmıştı kendince. Çünkü gözlerini her kapadığında karanlıktansa karanlığın üzerine ruhundan üfleyerek çizmiştir aşamaları Sizzlot. Geçmişini her hatırladığında bir günlük gibi hatıralarında bir iz bırakırken hayatı için plan yapmıştır daima. Ve şimdi, gözleri her kapandığında. Başlangıçta olan karanlığın kanla bulanmış silüetine birşeyler çizme çabası zor olsada, tecrübe olarak adlandırdığı olguyu yaşatıyordu bütünlüğünde. Sizzlot, daima hareketlerinin izini ruhuna kazıyan varlık olmuştur...
Devasa kubbeli mağaranın merkezinde, kendisi için hazırlanmış bölümde sakince oturuyordu. Kanatlarını rahatlıkla açabileceği bu devasa yer, onun kibrinin ve başarılarının bir ödülü olarak sunulmuştu sanki. Hazinesinin sığmadığı yuvasında sakince oturarak, ve devasa bedeninin burun deliklerinden sertçe nefes alarak suskunluğa gömülüydü şuan. Gözleri kapalıydı daima yalnız kaldığında olduğu gibi. Ve daima her zaman olduğu gibi yine tecrübenin tablosunu oluşturmakla meşguldü. Kanla yıkanmış çizikler ve kesikler içinde ki soyut tuval, durmadan büyüyerek gelişiyordu. Ve Sizzlot, sessizliğin içinde gömülüyken barındırdığı soyutsallık ve gücüyle etrafında neler olup bittiğini rahatça anlayabiliyordu. Tıpkı uzaklarda koşan ufak bir insan grubunun beş dakikalık mesafenin ardından yanına geleceğini bildiği gibi.
Gözlerini asla açmamıştı. Üzerlerinde parlak zırhları ve onların üzerine üstünde kesik işareti olan kırmızı kısa cüppelerini giymiş olan adamlardan kıdemli olanı öne çıkarak sözcüklerini efendisine aktarırken çekingen ama kararlıydı. Burun deliklerinden sertçe çıkan hava giderek hızlanırken Ejderha'nın sakin surat ifadesinde bir gülümseme oluşurcasına gerilmişti. Yanına gelen adam bildiklerini aktarırken elinde ki parşömene hiç bakmamıştı. Durumun tamamıyla farkında olan insan dehşet verici bir tavırla efendisinin 'asi' olarak tanımladığı topluluğun ona karşı tamamen cephe aldıklarını bildiriyordu. Sizzlot sessizdi. "Yaratılanın yaptığı hamleler, daima bir sonrakini karşısındakine bilmden sunma düşüncesini perdeler." Gözleri hala kapalıydı. Mağarada ki odasında bulunan muhafızlar zihinlerinde duydukları emir doğrultusunda mekandan çıkarken Sizzlot yavaşça tahtında doğruldu. Büyük avcunu açıp mağaranın bir bölümünden gelen güneş ışığına tutarken damarlarına dolan enerjiyi hissetti sakince. İri gözlerini açarak tüm sonsuzluğa benzetme yapan bakışlarla eline gelen güneş ışığını inceledi. Sabırsız bir taır vardı üzerinde. Ve sessizliği onu dahada saklıyordu daima. Sizzlot'u kırmızı cüppesinin açık yerlerinde belli olan efsunlu rünler, taş yolda devasa bir kapıya yürürken açılan cüppesinin altında ki çıplak bedeninde rahatlıkla belli oluyordu. Kapıya vardığında yüzünde ki gülümseme korkunç ve tiksinç bir gülümsemeye dönmüştü. Rahatlıkla kapıyı aralayan Sizzlot gözlerden kaybolurken ardında bıraktığı boşlukta geçmişinin iffetli çığlıkları duvardan duvara yankılanıyordu. "Varlığının amacını, var oluşunun felsefesini tekrar et!"
~
Vénéneuses Lily... Adanın merkezinde devasa surlarla korunan ve oldukça canlı bir halka sahip olan bir krallıktır. Yüzyıllardır kendilerine karşı pek çok ciddi ve zayıf tehditlerle karşılaşsalarda daima üstesinde gelmiş bir topluluk olarak artık pek çok şeye karşı oldukça ağır başlı tavır takınan bir krallıktı. Kısa zaman önce adı anlaşılamayan bir tarikat tarafındanda ciddi tehditlerle uğraşıp çatışsalarda birkaç gün öncesine kadar hiç kimsenin aklına gelemeyecek bir şekilde büyümesine tüm kraliyet şahit olmuştu. Ve şimdi, Vénéneuses Lily'nin tecrübeli kolcularıyla haber alınan tehdide karşı bütün krallık seferberlik ilan ederek askeri savunmaya kalkışmışlardı... Tüm surlar ve kale acele ile toplanılan büyük orduyla doldurularak komutanları uykusuz bırakacak stratejilerle Vénéneuses Lily'yi savnma planları oluşturulmuştu. Her bir ölümlü bugüne kadar geçirdiği tecrübelerine ve elinden geldiğinin daha fazlasını yaparak aldığı önlemlere gözü kapalı güveniyordu. Yinede gözden kaçırılan birşey vardı. Tehdit karşılarındaydı. Sizzlot Hran-Born dağının tepesinde sessizce oturuyordu. Buraya kadar hızlı gelmesine yarayan devasa kanatları bedenine bitişik halde duruyordu. Devasa Ejderha kilometrelerce ötedeki krallığı hissetmeye çalışıyor, ve telaşenin kokusunu zevkle büyük burun deliklerinden içeri çekiyordu. Güneş tam karşısında, ağır ağır batarken kanında ki titreme durgunlaşıyor, bunun yerine zihnini kaplayan kaos fikirlerini harekete geçiriyordu. Yüzüne yayılan ürkütücü ifade güneşin batışını takip ederken devasa kanatları yavaşça iki yanına açılarak güneşi uğurlarcasına tüm bedenini sergilemişti manzaraya. Hala birkaç halenin göründüğü manzaraya karşı korkunç bir haykırış onu oturduğu tepeden aşağı salınmasına neden olmuştu. Ve devasa bedeni hızla aşağı çökerken başlattığı kanat çırpma sesleri yeryüzüne korkunç bir tavırla çarparken birkaç dakika sonra üzerinde olacağı yeri zihninde geçiriyordu...
~
Kanatlarının arasından, ve bedeninin yanından geçen her bir gülle, ve bedenine saplanmaya çalışan ancak derisini geçemeyip gerisingeri aşağı düşen her ok Sizzlot'un kahkaha atmasına sebep oluyor gibiydi. Şehrin kuzeybatı kısmı tamamen is içersinde kalmış, ve gırtlağından yok etme ülküsüyle çıkan alevlerin etkisinin sebep olduğu yangınlar hala pek çok yerde tütmeye devam ediyordu. Ayaklarıyla ezdiği yüzlerce asker topluluğu toprağı kan örtüsüyle kaplarken, kuyruğuyla dağıttığı her bir bina kan örtüsünü bazı yerlerde arttırırken bazı yerlerde gri bir tozla kapatıyordu. Devasa elleri ve beyaz dişlerinin kanla yıkandığı sahnede durmak bilmeden zihninde ki kaosu çizerken damarlarında yayılan öfke başarısının verdiği ünvanla işi yavaşça zevk verir bir hale dönüştürüyordu. Sizzlot haykırarak ayakları altında dağıttığı ülkeye bir çocuğun sahip olduğu tek bir oyuncakmış gözüyle hayranlıkla izliyor, ve bir çocuk gibi dengesiz içgüdülerle zevk alıyordu. Güneşin sıcaklığının terk ettiği fikirleri tüm soğukluğuyla kanla yıkanırken fikirleri kendisi için konuştu; "Var oluş amacını unutma, bu zamana kadar daima istediğin oldu. Hayır cevaplarını bulmak için ölüleri saymak gerekir." haykırışlar kahkaya dönüşmüş, ayakları altında ki ölümlü ruhlar gökyüzüne yükselirken korku ve ümitsizlikle kendilerini ölüme teslim etmişti.
|
|
Pamela Schweitzer İş Kadını
Mesaj Sayısı : 280 Kayıt tarihi : 30/06/10 Nerden : Manhattan
| Konu: Geri: vinnie Altierri. C.tesi Tem. 10, 2010 7:54 pm | |
| | |
|