Güzel bir kış sabahıydı . Her yer karla kaplıydı . Gökyüzü küçük kristal taneleri kadar parlaktı. Kar hala şiddetle yağmaya devam ediyordu ve her yeri kaplamıştı . O gece iyi uyumuştu Heaven . Akşam erken yattığından da erkenden kalkmıştı . Evin salonundaki yerden tavana kadar olan camın köşesine oturmuş bu manzarayı hayranlıkla izliyordu . Bir yandan da kendisine yaptığı kahveyi keyifle yudumluyordu. Yarın Noel sabahıydı . Noel’i oldum olası çok severdi Heaven . Noel babaya da hala inanırdı . Yarın alacağı hediyeyi sabırsızlıkla bekliyordu . İçinde bir heyecan vardı . Zaten böyle bir çocuktu Heaven . Ufacık
şeyler büyük mutluluklar çıkartırdı kendisine . Hayattan mutlu olmasını bilirdi .Bunları düşünürken kahvesi bitmişti . Bir süre daha oturduktan sonra ayağa kalktı . Artık pijamalarnı çıkarmanın zamanı gelmişti. Böylece mutfağa gitti ve bardağını bıraktı . Daha sonra doğruca odasına gitti . Aynaya baktı . Güzel saçları uyumaktan dağılmıştı fakat yakışıklılığını yitirmemişti . Kendine iyice baktı esmer teni bir harikaydı . Daha sonra dolabına gitti ve eşyalarını karıştırdı. Kendine uygun düşük bel bir pantolonla açık mavi bir gömlek buldu . Bu tam tenine uygun bir gömlekti . Bunları üzerine geçirdi ve doğru annesini odasına gitti .Hala uyuyordu annesi. Yumuşak bir öpücük kondurdu yanağına .
''Uyan tatlım saat 10 . ''
dedi ve annesini gıdıklamaya başladı. Annesi hayattaki tek dostuydu . Babası seneler önce bir trafik kazasında ölmüştü . O günü bir türlü unutamıyordu . Hayatının en berbat günüydü . O araba da Heaven da vardı ama ona bir şey olmamıştı . Keşke o da ölseydi . Böylece vicdan azabı çekmemiş olurdu . Bunları düşünürken babasını kanlar içindeki görüntüsü geldi gözünün önüne . Hepsi onun yüzünden olmuştu . Babasını tatile gitmek için zorlamasaydı bunlar gelmeyecekti başına .Hepsi onun suçuydu ve kendini asla affetmeyecekti .Bunları düşünürken gözleri doldu . Ama hızlıca gözlerini sildi bunu annesinin görmesini istemezdi .Annesine boş gözlerle baktı hala uyuyordu . Bu kez dahaşiddetli sarstı onu . Ama annesinde tık yoktu
''Anne ! ''
diye bağırdı ama yine cevap yoktu . Biraz dikkatli baktı ve annesinin boynundaki diş izlerini gördü ve dehşetle bağırdı .
''Olamazzz...! ''
Annesi ölmüştü ve boynundan akan kanlar artık kurumuştu . Nasıl da görmemişti bunu . Zaten aşırı duygusaldı bunu görünce feryat figan bağırmaya başladı .Annesine sarıldı onu sarstı . Ama kadın gözleri açık bir şekilde öyle kalıştı uyanmıyordu .. O ölmüştü . Güzel mavi gözleri dehşetle açılmıştı . Onu öldüren kişi ona ne yaptıysa bu hale gelmişti . Heaven ise olanları kabul etmiyor hala onu sarsıyordu .
''Uyan , uyan dedim sana anne neden hala bana öyle bakıyorsun ?! ''
Hayatındaki bu ikinci şok fena halde etkilemişti onu . Aklını yitirmeye başlamıştı .Sağlıklı düşünemiyordu . Sadece ağlıyor ve bağırıyordu . Annesi çok güzel ve akıllı bir kadındı . Sapsarı saçları ve masmavi gözleri vardı . Saçları kıvırcık ve beline kadardı . Heaven biraz bile olsun annesine benzemezdi . O aynı babası gibi esmerdi . Annesi ölüyken bile güzeldi . Görüntüsünü tek bozan şey korkudan dev gibi açılmış gözleriydi . Mark sonunda onun öldüğünü kabullenmişti . Sağlıklı bir şekilde düşündü ve boynuna baktı . Çok sivri diş izleri vardı . Annesini öldüren ucube bir vampirden başkası değildi.'
'Sizinle bir hesabımız var pis sülükler ! '' dedi ve ağlayarak teyzesini aradı .
Teyzesi telefonu açtı . Mark ağlamaktan olanı anlatamıyordu . Hayatta tek başınaydı artık . Ne yapacaktı şimdi ? Önce babası şimdi de annesi ölmüştü . Hayatta en çok değer verdiği iki kişi de artık yoktu . O hayatta yapayalnız kalmıştı . Bunlar tek tek kafasından geçerken teyzesine durumu anlatması daha da zorlaşıyordu .
‘’Te..e.ee…teeyy…zee ! Anneeemm ! ‘’
‘’Noldu canım annene ne oldu ? Söyle bana ! Hadi ! ‘’
‘’Annem öldüüüüü!!!’’
O anda teyzesi de bağırmaya başlamıştı .
‘’ Nee ? Nasıl oldu bu ? ‘’
‘’Onu o pis kan emici sülükler öldürmüş ! ‘’
Teyzesi kulaklarına inanamıyordu çünkü annesi hakkındaki gerçekleri biliyordu . O kocası öldükten sonra fazlaca değişmişti . Ve psikolojisi kesinlikle bozulmuştu . Ve bir senedir bir vampirle çıkıyordu . Ama böyle bir şey olacağını hiç düşünmezdi . Biraz düşündü ve olanları Heaven’a anlatmanın en doğrusu olacağını düşündü .
‘’Heaven sana söylececeğim bir şer var ! ‘’
‘’Çabuk söyle teyze ! Her ne biliyorsan ! ‘’
‘’Annen baban öldüğünden beri çok kötüydü . Psikolojisi bozulmuştu ve bir sevgilisi olursa bunu düzeleceğini zannetti . Aslında annem gerçek hayatta babanın hayalini görüp duruyordu . Ve bu görüntüler çok korkunçtu . Annen bir sevgilisi olursa belki düzeleceğini düşündü . Ve onun sevgilisi bir vampirdi . Onu öldüren sevgilisi olabilir Mark …’’
Mark çileden çıkmıştı . Annesi babasına ihanet etmişti . Kimseyle birlikte olmaması gerekirdi . Bunu nasıl yapabilmişti ? Babasının ölüsüne ihanet etmişti.
Ama o pis sülüğü de o öldürecekti .Onun hayatın kaç bucak olacağını gösterecekti .
'’Onu bulacağım ve ellerimle öldüreceğim ! Sen merak etme teyze ! ‘’
dedi ve telefonu kapatıp yere fırlattı . O gün hayatını değiştiren gün olmuştu . Artık her şey çok farklı olacaktı …