Duyurular | |
Gossip Girl | ~ NY gençleri neredesiniz? Dedikodularınızı bekliyorum. Bilgi için tıklayın.
Seviliyorsunuz. Xoxo |
Yönetim Kadrosu |
|
|
| Sorunsuz | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Misafir Misafir
| Konu: Sorunsuz Çarş. Ağus. 25, 2010 6:16 pm | |
| Crystal Prévela & Jake Carter Hall 1. Tekil Şahıs 21.00
Hiç bu kadar duygusuz olmuş muydum? Olmalı mıydım? Sorularla dolu bir saate daha merhaba. Aynadan kendime bakıyordum. Sıcacık, okyanus mavisi gözlerim sanki solmuş, rengini yitirmiş veya hastalanmıştı. Yüzümdeki makyaj yorgunluğumu kapatmaya yeterdi. Yine de sadece dış görünüşümü düzeltir, diye düşündüm. Hissettiklerim hiçbir zaman değişmeyecek. Derin bir şekilde iç çektim ve oturduğum yerden kalktım. Saçlarımı açık bırakmıştım, renklerini de açtırmıştım. Değişiklik, kısa bir mutluluk yaratırdı ne de olsa. Üzerimde parlak gri bir elbise vardı. Dizüstü, askılıydı ayrıca her zamanki gibi sade ve şıktı. Dışarıdan bakanlar, kalbimdeki o acının ya da üzüntümün tek zerresini bile anlayamazlardı. Ach ile konuşmamıştım; bunun kısa bir süre sonra gerçekleşeceği barizdi gerçi; ama şimdilik kendimi olayların akışına bırakmaya karar vermiştim. Jake ile buluşacaktım. İyi bir karardı bu belki, elimden geldiği kadar acıdan uzak tutmaya çalışıyordum kendimi. Nedensiz üzüntü, melankoli. İkisi de saçmalıktı ve ikisinden de kurtulacaktım. Siyah, küçük bir çanta aldım evden çıkmadan önce. Topuklu siyah ayakkabılar. Topuklu giymeyi kesinlikle sevmezdim, çelişkili bir biçimde en çok giydiğim ayakkabı çeşidi onlardı. Hayatım çelişkilerle doluydu zaten. Başta, tavırlarım ve düşüncelerim. Sanki beynime meydan okur gibi, mantıksız hareketler yapmaya başlamıştım. Garip bir biçimde zevk veriyordu.
Arabaya bindim, şoför nereye gideceğini biliyordu, saat on bire on vardı. Hızlı olsa iyi ederdi, onu kovmak için bahane arıyordum zaten. Ne yazık ki bahaneyi bulamadım, saat tam on birde, Harrison Street Club'ün önündeydik. Soğuk bir tavırla çıktığım zaman arayacağımı söyledim. Gitti... Club her zamanki gibi kalabalıktı, buranın Laela'nın partisinin yapıldığı yer olduğunu hatırlayınca ürperdim. Bir adım geri gitti ayaklarım. Hayır, korkak olmaya hakkım yoktu ne yazık ki. Kaçmaya devam edemezdim, biliyordum. Kapıdan içeri girip ortama göz attım. Son ses rock müzik, aslında seviyordum, kısa süre sonra şarkıyı değiştireceklerine emindim. Gözlerim Jake'i ararken bir adım daha attım. Dans edenler içki içenler... Bu ortamdan uzun süre uzak kalmış değildim. Başımı istemli bir şekilde kaldırdığımda onu gördüm. Barda oturuyordu, beni izliyordu. Beni önceden görmüş olduğu belliydi. Sıradan bir şekilde gülümsedim, ona doğru ilerledim sonra. Daha önce pek konuşmazdık. Claire'in anlattığı kadar tanıyordum onu işte. Claire. Onunla ne zamandır konuşmamıştım. Vakit geçirmeye çalışırken bile vakit bulamamak da, bana özgüydü herhalde. Jake'in yanına oturdum ve ona baktım. Gülümsüyordu. Harika görünüyordu. Ama biraz, garip, değişmiş gibiydi. Konuşmaya çabaladım, bir şeyleri unutmak istiyordum.
" Ne zamandır buradasın, Jake? " |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Çarş. Ağus. 25, 2010 6:46 pm | |
| Tam anlamıyla eski Jake geri dönmüştü. Sanırım, biraz fazla hızlıydım bu sıralar. Bir haftadır evimde geçirdiğim tüm vakit sadece iki üç saatten ibaretti. Sadece duş alıp yeni kıyafetlerimi giymek için gidiyordum eve. Juddie zaten uzun bir süredir annemin yanında kalıyordu. Evde tek başıma geçirdiğim vakit beni boğuyordu. Sürekli aklıma Esme ve Claire geliyordu. Seçim yapacak olsam Esme'yi seçerdim herhalde. Tabii o beni istemediği için ben Claire'e gidiyordum. Aslında onu sevmiyor falan değildim. Sadece Esme... Biraz daha farklıydı sanırım. Biraz daha ağır, çekingen... Burada bile bunları düşünüyordum, bangır bangır çalan müziğe aldırmadan. Sanırım biraz daha içki iyi gelecekti bünyeme. Karaciğerlerimde bir sorun çıkmaması mucizeydi. Durmadan içiyordum. Yemek yerine içiyordum. Bir de içtiğim sigaralarla tam bir keş olmuştum. Artık sarhoş olduğum söylenemezdi. Bünyem öylesine alışmıştı ki içkiye, sarhoş olmuyordum. Başım dönmüyor, midem bulanmıyor, saçma sapan konuşmuyordum. Gerçi bu bugünki ikinci bardağımdı ve bugün yavaş gitmeyi planlıyordum. Bir kızı beklemek her zaman için zor olmuştu. Crystal, ilk kez buluşacaktık. Yaşadığımız hiç bir şey yoktu. Claire'in kuzeni Achille ise bir ara gözdesi olduğunu biliyordum. Achille'in yanında görmüştüm onu hatta, sanırım Laela'nın burada düzenlediği partide. Sahi, Laela sürtüğü nerelerdeydi. Onunla yakın zamanda görüşmek istiyordum. Claire'den uzaklaştığımdan beri iyice kadınlara yönelmiştim. Sevgilim olmaması benim için daha sağlıklıydı sanırım. Sigara yasağının nedense uygulanamadığı bu yerde cebimden çıkardığım paketteki sigaralardan birini yakarak bir kere daha ihlal etmiştim. Derin derin nefesler çekerken içime, elimdeki siyah sigaraya bakıyordum. Ciğerlerim bayram ediyor olmalıydı. Bu sırada kolumdaki büyük beyaz saate takıldı gözlerim. Onbir olmak üzereydi. Aynı hızla kapıya yönelttim derin mavi gözlerim ve evet, tam zamanında kapıdan giren güzel kızı görüş alanıma almıştım. Beni görmesi uzun sürmeyecekti. Bir kaç adım atıp çılgınca dans eden insanları geçmesi yeterdi. Gri kısa bir elbiseyle oldukça şık görünüyordu. Saçlarında bir kaç değişiklik vardı. Ama... ters giden bir şey varmış gibiydi. Yüzündeki makyajın altında saklamaya çalıştığı bir mutsuzluk vardı sanki. Hayır, sormayacaktım. Bugün burada eğlenecektim sadece. Eminim her ne olmuşsa o da buraya eğlenmek için gelmiştir. Beni gördüğünde o da benim ona gülümsediğim gibi gülümsemişti. Gelip yanıma oturduktan sonra yönelttiği soruya dumanını üflediğim sigaradan sonra cevap verdim. " Sadece yarım saat oldu. " Yalan söylüyordum. Yaklaşık bir saattir buradaydım. Bilerek erken gelmiştim zaten ama belki o da erken gelir diye düşünmüştüm ona ne içmek istediğini sormadan barmene ufak bir işaret yaptım. Chivas, iyi gidecekti. Önüne konan viski bardağına ve bir de bana bakmıştı kız. Memnun olmamış olabilirdi. Sigarayı söndürürken " İstersen başka bir şey içebilirsin, Chivas her zaman iyi gider diye dusunmustum. " dedim. Oldukça sesli konuşmak zorunda kalıyordum. Bu aptal Rock müzik yüzünden sesimi duyurmam oldukça zor oluyordu. |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Çarş. Ağus. 25, 2010 8:53 pm | |
| " İstersen başka bir şey içebilirsin, Chivas her zaman iyi gider diye dusunmustum. "
Yarım saat önce geldiğini söylemişti, bir şey söylemedim. Beni fazla beklememiştir umarım diye düşünüyordum, ki yarım saat bile fazlaydı aslında. Garsondan bir içki istedi benim için. İçki markalarıyla pek aram yoktu aslında; ama viski çeşitler arasında en alışık olduğumdu. Yine de öylece baktım önümdeki bardağa. En son sarhoş olduğumda başıma nelerin geldiğini gayet iyi hatırlıyordum, bu aralar içkinin dozunu iyice kaçırdığım söylenebilirdi. Tam tersini yapmam gerekirken... Jake tavrım karşısında açıklama isteği duymuştu ki bunları söylemişti. Bir an kendime kızdım. Tereddütlü davranıyordum sanki. Öyle olmaması gerekirdi. Anlaşılmaz bir şekilde cevap vermeden gülümsedim. Bir yudum aldım bardaktan. Uzun zamandır özlediğim bir şeydi sanki, oysa bir iki gün önce elimde şarap, Giselle'le yemek yiyordum. Daha beter bağımlı olmadan bırakma düşüncelerim, viskinin dilime değdiği o karşı konulmaz anda suya düştü. Tamam, içki iyiydi; ama Jake'in seçimi de harikaydı. Ömrümün sonuna kadar böyle yaşayacağımı anladım. En azından eğleniyordum, değil mi? Kesinlikle. Sadece biraz daha kafamın dağılmasına ihtiyacım vardı. Dış görünüşümün altındaki o maske, tamamen yok olmalıydı.
Peki şimdi ne olacaktı? Jake'e baktım, uzun bir süre. O değişikliğin farkına varmak istiyordum sanki. Biraz sarsılmış mıydı, yoksa tam aksine eskisinden daha mı mutluydu? Küçükken insanların düşüncelerini okuyabildiğimi zannederdim. Tabi çok küçükken ve kardeşim hala hayattayken. Onunla aynı şeyleri düşünürdük sürekli. Acaba Jake'le aynı nedenden mi buradaydık? Peki neden neydi? Nedensizlik mi, biraz eğlenmek mi, kafa dağıtmak mı? Ona bakarken viskiden bir yudum daha aldım. Arkasında ne saklıyordu bu genç adam? Belki de sakladığı bir şey yoktu. Her şeyde macera arayan ben, yine iş başındaydım belki de. Kafam o kadar çok karışıktı ki, ne dediğimi bile anlayamadım önce.
" Bazen bilerek anlatmamak veya anlatamamak çok can sıkıcı oluyor. " |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Çarş. Ağus. 25, 2010 9:06 pm | |
| Düşünceli düşünceli bakıyordu öylece. Viskiden aldığı yudum ardından sevdiği gözlerinden okunuyordu. Evet, seçimim her zaman iyiydi. Peki neden beni çözmeye çalışıyordu. Burada çözülmesi gereken biri varsa o da kendisiydi. Onu bu gece kesinlikle çözebilirdim. Düşüncelerim şeytanca sırıtmama neden olmuştu. O, bunu görmesin diye bardağı kafama diktim. Biten bardağı barmenin durduğu noktaya hafifçe iteledim. Kaygan ahşap tezgahta durması gereken yeri çok iyi biliyordu sanki boş bardak. Barmenin ellerine geçtiği anda gözlerimi tekrar güzelliğiyle etrafı yakan kıza çevirdim. Duyduğuma göre iyi bir kızdı. Yani YDY kızları kadar sürtük değildi. Olmaması ya da belki bu gecelik olması daha çok hoşuma giderdi. Buraya ne için geldiğini bilsem belki daha rahat edecektim ama belirsizlik her zaman adamın damarlarını patlatacak kadar zararlı olabiliyordu. Yavaşça derin bir nefes aldım, onun beni inceleyen bakışlarına aynı şekilde karşılık vermeye karar vermiştim. Bu rahatsız edici bir şeydi ve bunu anlaması lazımdı. Gözlerimle vücudunda gezinirken o da aynısını bana yapıyordu. Hadi ama gözlerimden anlayamadığını bacaklarımdan yada karnımdan anlayamazdı ya. Sonunda konuşmaya karar vermişti. Çıkan sesi zorla seçsem de hiç bir şey anlamamıştım. Evet, gereksizce konuşmuştu çünkü söylediği şeyi içkili kafayla anlamam oldukça zordu. Gülerek gözlerine baktım. Kafamı iki yana sallayıp " Bir sorunun var ? Ama benim yok. İlk önce bunu kabul et ve beni öyle süzmekten vazgeç. Sorununu mu anlatmak istersin, yoksa eğlenmeyi mi tercih edersin ? " dedim. Elimi yavaşça yanağına götürüp okşamıştım. Hayır, zararsızdım kesinlikle. Tabii ki o gönül eğlendirmek istemezse ona tavır falan almayacaktım. Oturup burada sıkılsam bile sorununu dinlerdim. Ha, çözebilir miydim ? Pek sanmıyorum ama iyi bir dinleyici olduğumu kimse inkar edemezdi. |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Perş. Ağus. 26, 2010 10:50 am | |
| " Bir sorunun var ? Ama benim yok. İlk önce bunu kabul et ve beni öyle süzmekten vazgeç. Sorununu mu anlatmak istersin, yoksa eğlenmeyi mi tercih edersin ? "
Sözleri bir şekilde gülmeme yok açmıştı. Dürüst mü davranıyordu yoksa? Belki de. Saçmalamayı kesmeye karar vermiştim, belki de bugün, sadece bugün "sorunsuz" bir kişi olacaktım. Kaçmamayı öğretebilmiştim kendime, bu da kolay olabilirdi. Zaten kimsenin kimseyi, daha çok kimsenin beni umursadığı yoktu. Ne diye uğraşıyordum ki boşuna. Hayat kesinlikle peri masalı gibi değildi. Dia'yla konuşma kararı verdiğimi hatırladım bir an. Gerçi mesajıma cevap vermemişti, keyfi bilir. Tek başıma da halledebilirdim. Ben düşünürken Jake'in eli yanağımda dolanmıştı bir süre. Garip bir şekilde teselli ediciydi. Sorusunu hatırladım tekrar. Ne söyleyebilirdim ki? Aslında cevabı ortadaydı. Birileri fazla canımı yakmıştı, biraz eğlenmek iyi gelirdi. Her ne kadar YDY sürtüklerinden olmasamda, onları anlayacak seviyeye ulaşmıştım belki de. Büyük bir yudumla viskimi yarıladım, bir süre konuşmadık. Bu dünyada kimin ne yapacağı, kesinlikle belli olmuyordu. Ben de Jake'e iyice yaklaştım. Hafifçe gülümsüyordum bir yandan da. Sonra, duyabileceği ama sessiz bir tonla konuştum:
" Eğlenmek her zaman daha iyidir. "
Verdiğim cevap tartışmasız doğruydu, dertleşip daha fazla can sıkmanın ne manası vardı. Buraya anlatmaya değil, unutmaya gelmiştim. Anlatınca da değişen bir şey olmadığını, çok önce öğrenmiştim zaten. Belki bir yere kadar yardım ederlerdi, sonra her şey eskisi gibi. Cevabını bekledim. |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Perş. Ağus. 26, 2010 12:34 pm | |
| Dibime kadar girip gülümsemişti. O bu kadar yakınımdayken yavaşça kaşlarımı kaldırdım. Konuşmasını dinledim. Kışkırtıcı bir ses tonumuydu bu ? Evet, nerede duysam tanırdım. Eğlenmek istiyordu. Bu kız YDY sürtüklerinden değilgi. Ama bir şekilde onlara yakın davranışlar sergilemeye başlamıştı. Hakkında sürtük olarak düşüneceğim manasına gelmiyordu. Bazen herkese sürtük veya züppe gibi davranmak iyi gelirdi. Ben, bundan sonra hep pisliğin teki olacaktım. Kimseyi umursamayacaktım. Umursayacak hal kalmamıştı çünkü. Aşık değildim. Mutsuz değildim. Ama mutlu da değildim. Duygusuzdum artık. Hem de tamamen. O yüzden bugün Crystal ile yakın olabilecektim. Claire ile olan bağını hiç önemsemiyordum. Barmen yanımıza yaklaştığı anda kulağına bir şeyler fısıldadım ve tekrardan Crystal'e doğru döndüm. Tek kaşım havaya kalkmıştı, gülümsüyordum. Çılgınca dans eden insanların isyan bağırıltıları arasından yavaş bir müzik girmişti devreye. Barmene bakıp gözkırptım ve bir elimi karşımda oturan güzel kıza uzattım. O, yavaşça yerinden kıpırdarken bardağımdan bir yudum aldım. Elini elime koyduğu anda Yavaşça piste doğru yürüdüm. Kollarımı beline dolamıştım, o da boynuma dolamıştı. Hızlı dans etmek bana göre değildi. Ben genelde seyretmeyi seviyordum. Ama eğer bugün bir kızı eğlendireceksem, ilk önce vücudunu tanımam gerekiyordu. Dakikalar geçtikte birbirimize daha çok yaklaşıyorduk. Sonunda burun buruna gelmiştik. " Başlangıç için pekte kötü değil, öyle değil mi ? " Nefesi yüzüme vuruyordu. Ellerim beli ve kalçası arasında bir yerlerdeydi. Hiç rahatsız oluyormuş gibi görünmüyordu ya da gerçekten boşvermişti artık her şeyi. Böylesi üzgün insanlar için daha iyiydi. Hayatı akışına bırakmak, anı yaşamak... |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Perş. Ağus. 26, 2010 5:54 pm | |
| Birden dans pistinde bulmuştum kendimi. Barmenden müziğin değiştirilmesini istemiş olmalıydı. Kolları belime dolanmıştı, enteresan bir şekilde başka bir havaya bürünen barda en çok dikkat çeken çift gibiydik. Bu gece için. Yaklaşmasından rahatsızlık duymuyordum, tam tersi, düşüncelerimin başka konulara kaymasına engel oluyordu. Belki de ihtiyacım olan şeydi, kim bilir... Öylece dans ederken müziğin kulak okşayan sesinin arasından, bana ulaşan konuşmasını duymuştum:
" Başlangıç için pekte kötü değil, öyle değil mi ? "
Kesinlikle değildi. Düşüncelerim, hareketlerim bir arada toplanmış, beraber hareket ediyorlardı sanki. Hırs, kin, endişe gibi saçma duygular beynimde büyük bir yer kaplarken, onlardan kurtulmanın o kadar da kolay olmayacağı belliydi. Elim ışıkların altında parıldayan kısa, yumuşak saçlarda gezindi bir süre. Zaman kolayca akıp gidebilen bir şeydi sanki, onu yakalamak ya da ona yetişmeye çalışmak da saçmalıktı. Çünkü hiçbir zaman durmuyordu, onu kovalamak yerine yaşantısına bakmalıydı insan. Ben de şu ana, Jake'e, arada diğer kişilere bakıyordum. Bu kadar yakınken, başka bir şeye odaklanmak mümkün değildi, mümkün olmaması da iyiydi belki de. Bir sürtük gibi davrandığımı haykırmaya başlasa da beynim, ona aldırmayacaktım. Kendim değildim sanki, kendim olmaktan hiçbir yarar sağlayamamıştım. Jake'e cevap vermek için kulağına doğru yaklaştırdım dudaklarımı:
" Hiç değil. Sanırım eğlenmek için en iyi kişiyi seçtim. " |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Perş. Ağus. 26, 2010 6:08 pm | |
| " Hiç değil. Sanırım eğlenmek için en iyi kişiyi seçtim. "
Sözlerine sadece gülümsemiştim. En doğru kişi miydim ? Bundan ben bile emin değildim. Belki en doğru ikinci kişi olabilirdim onun için. Achille her zaman birinci olmalıydı ona aşık olduğunu ya da ondan hoşlandığını biliyordum. Sessizce kulağıma yönelttiği dudaklarına doğru döndüm. Öpmüyordum, belki öpmeyecektim ama onun öpmesini sağlayabilirdim. Yavaşça elimi tekrar pürüzsüz yüzünde gezdirdikten sonra yavaşça dudaklarına dokundum. Derince bir nefes alıp hızlanmaya başlayan müzikle onu elinden tuttuğum gibi boş localardan birine götürdüm. Beyaz koltuğa kendimi bıraktıktan sonra yanımda sığabileceği kadar yer açtım. Önümüzde dans eden kızları izlerken bir yandanda tempo tutturuyordum ayağımı yere vurarak. Getirilen içkiye baktım ve birde yanıma oturan kıza. Şişeyi açarak bardaklara boşalttığım votka enerjiden bir tanesini Crystal'e uzattım. O içkisinden küçük yudumlar alırken bende çalan müziğe eşlik ederek mırıldanıyordum. Öyle yayılmış bir şekilde oturuyordumki. Gömleğimin sırtı kesinlikle kırışmış olmalıydı. Altımdaki açık renk kot pantolonumun cebinden arabamın anahtarı düşmek üzereydi. Yanımızdan geçen arsız erkeklerin Crystal'e bakması o kadar sinirimi bozmuştu ki sertçe arabamın anahtarını cebime tıkarak biraz doğruldum ve kolumu Crystal'in beline doladım. Bana bakan kıza gözlerimi çevirerek " Yanımda olan bir kıza öküz gibi bakan erkeklerin olması hoşuma gitmiyor. Gerekirse daha ileri gidebilirim. " dedim. Bu sanırım biraz da bahaneydi. |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Perş. Ağus. 26, 2010 10:33 pm | |
| Votka enerji her zaman iyiydi, ondan küçük yudumlar alıyordum ben de. Beynimin yerinde olmaması kadar istediğim bir şey yoktu belki de. Sanki iyileştirici bir kolun belimi sardığını hissettim. Jake'in, kolunu birden belime dolamasına bir anlam verebilmiş değildim. Ama rahatsız olduğum da söylenemezdi. Hoşuma gidiyordu belki de. Açıklama gereği duymuş olmalıydı:
" Yanımda olan bir kıza öküz gibi bakan erkeklerin olması hoşuma gitmiyor. Gerekirse daha ileri gidebilirim. "
Birden gülümsedim. Gerçi bana baktıklarını bile fark etmemiştim; ama Jake'in böyle düşünmesini garipsemiştim, yine de ona daha çok yaklaşmama sebep olmuştu. Gerçekte olmayan duygular daha çok etkiliyordu bazen insanı. Aklıma eski bir anı gelince tekrar, ondan hemen kurtulmaya çabaladım. İçki etkisini göstermeye başlamıştır belki de, diye düşündüm, birden kollarımı onun boynuna tekrar dolayınca. Yüzüne bakıp gülümsedim bir süre. Sonra birden anladım, ne istediğimi. Başımı biraz kaldırıp dudaklarımı onun dudaklarına yaklaştırdım, biraz ağır davranıyordum sanki. Ya da o koşan zaman biraz yavaşlamıştı. Onunla yakın olmanın zor olacağını düşünmüştüm belki de başta; ama onun dudaklarını veya öpüşünü bir şekilde hissettiğimde, bu düşünceden tamamen vazgeçmiştim. Her şey basit bir şekilde gelişiyordu sanki. Aşkın o yorucu yükünü taşımamak harika bir ayrıcalıktı. Sadece kendini olayların akışına bırakıp, eğlenebiliyordun. Kısa bir süre sonra, istemeden de olsa çekildim. Uzaklaşmamıştım, hala burun burunaydık. Ne söylediğimin endişesine kapılmadan konuştum:
" Şu an hiç umrumda değiller. "
|
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Cuma Ağus. 27, 2010 2:35 am | |
| Benim yaptığım hareketlere uymak için mi yoksa kendi istediği için mi ya da erkeklerden o da rahatsız oluyordu falan bunun için mi bilmiyordum ama oturduğumuz koltukta bana donerek boynuma dolamıştı kollarımı. Dibime girdikten sonra biraz garip bir şekilde düşüncelere dalmıştı. Bense dudaklarına bakıyordum. Ne istediğini hissedebiliyordum. Bir ya da iki saniye sonra dudak dudağa olacaktık. Beklemek uzun sürmemişti zaten. Dudakları dudaklarıma değdiği anda nazikçe öpmeye başlamıştım güzel kızı. Gossip Girl'den hiç korkmuyor olmam ne kadar garipti. Sonuçta, Claire ile Crystal kuzendi. Ama kendimi Claire'a bir şekilde affettirirdim öyle değil mi ? Alkollüydüm, ne yaptığımı hatırlamıyordum ya da Crystal berbat bir haldeydi, onu teselli etmeye çalışırken bir anda oldu sevgilim gözüm senden başkasını görmüyor ki zaten. Öpüşürken beynimi dolduran bu düşünceleri kolaylıkla silip atmıştım. Ensemde ve saçlarımda gezinen ellere ve dudaklarımda hareket eden dudaklara odaklanmıştım. Bu sırada yavaşça bir iki santim geri çekilip ona bakan erkeklerin şuan umrunda olmadığını söylemişti. Hafifçe gülümseyerek tekrar dudaklarına yönelmiştim. Achille ile Crystal hakkında hiç konuşmamıştık. Umarım onu iki gün bile olsa sevdiğini zannetmemiştir. Eğer öyleyse, bu sefer fena bir şekilde faka basmış olurdum. Ama ne vardı ki bunda. Ciddi olan ilişkilerimiz dışında şu ana kadar paylaştığımız bir çok kadın olmuştu değil mi ? Yavaşça geri çekilip arkama yaslandım elleri boynumda olan kızda kafasını omzuma yaslamıştı. Garip bir şekilde romantik, olduğunu düşünüyordum ortamın. Ama böyle olmasını falan istemiyordum. " Mekan değiştirmek ister misin ? Ya da belki dans etmek falan ? " |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Cuma Ağus. 27, 2010 8:42 am | |
| Onun dudaklarını tekrar kendiminkilerin üzerinde hareket ederken hissetmek biraz rahatlatıcıydı. Devamını istemek de çok şey değildi sanki. O arkasına yaslandığında bende istemsiz olarak başımı onun omzuna yaslamıştım, öylesine bir tepkiydi işte. Sonra tekrar duydum onun sesini.
" Mekan değiştirmek ister misin ? Ya da belki dans etmek falan ? "
Ne yapmak istediğimden emin olamamıştım bir an. Aslında gayet neşeliydim, yine de burada daha fazla kalmak istediğimden emin değildim. Belki daha sonra da gelmeyecektim. Geleceğimi umursamıyordum, ne olacaksa olurdu. Belki de yapmam gereken tek şey, herhangi bir eşyayı kırmadan bir gün geçirmeye çalışmaktı. Gerçi bu da önemsizdi, ne kalıyordu önemli olan? Aptal düşüncelerden bir an önce kurtulmak, rahatlamak istiyordum. Olduğum yerde kıpırdandım.
" Başka bir yere gidebiliriz. "
Bunu söylerken başımı omzundan çekmiştim, öylesine konuşuyordum sanki. Başka bir yerden kastım belki bir oteldi, belki de başka bir yer. Daha sakin olan bir yerdi işte. Aslında kendimi suçlu hissetmem gerekir gibi geliyordu; ama fazlasıyla bencildim bu aralar. Ben bir şekilde iyi vakit geçiriyorsam başka bir şeyi önemsemiyordum. Şu ana kadar da zararını görmemiştim. Jake çekiciydi ve onun yanında olmamda hiçbir yanlışlık yoktu ya da böyle düşünmek istiyordum. Claire ve bana değer veren her kişi önemli olmuştu benim için, şimdiye kadar. Yine de onunla o kadar uzun zamandır konuşmamıştık ki. En son Laela'nın partisinden önce mesajlaştığımızı hatırlıyordum. Sonra şu an Claire'i düşünmek istemediğimi farkettim. Jake'e döndüm. |
| | | Misafir Misafir
| Konu: Geri: Sorunsuz Cuma Ağus. 27, 2010 1:10 pm | |
| Söyledikleri üzerine olduğum yerden ayağa kalktım. Crystal son yudumunu içerken ben de onu elindne tutup kaldırmıştım. Kıza önüme geçmesini söyledim. O önümden yürürken bir kolumla belini kavramıştım bir kolumla da kalabalığı açıyordum. Barmenin olduğu tezgaha ulaştığımızda. Kızda hemen yanımda durmuştu. Cebimde duran kahverengi siyah renkli cüzdanı çıkarıp içinden çıkardığım kredi kartını tezgahın üzerine koydum. Bir kaç dakika sonra kart geri dönmüştü. Barmen bize iyi geceler ve iyi eğlenceler dilemişti. Bende ona cüzdanımdan çıkarıp bir miktar bahşiş bırakmıştım. Dışarı çıkarken nereye gideceğimizi hiç ama hiç bilmiyordum. Sanırım karar vermesi için arabada biraz zaman geçirmek zorunda kalacaktık. Önümde mankenleri aratmadan yürüyen kıza baktım. Ondan tam olarak ne istediğimi bilmiyordum. Yani, Claire'in kuzeni olması beni korkutmuyor, hayır. Ama... sanki masum gibiydi. Onu kirletecekmişim gibime geliyordu biraz daha dokunursam. Fakat bunu kendisi isterse eğer, karşıda çıkamazdım. Belki biraz kabalık gibi olurdu ya da belki bilmiyorum... Kendimi ifade edemiyordum. Bu sırada arabamın şöfor koltuğuna oturmuş buldum kendimi. Sağ tarafıma bakınca da Crystal'i görebiliyordum. Endişeli gibiydim biraz. Bunu ona belli etmemek için hafifçe gülümsedim ve kontağı çevirdim. Arabam hareket ederken yola odaklanmıştım. Bir kaç dakika içinde nereye gideceğimizi söylemesini umuyordum.
Rp bitmiştir. |
| | | Laela Cryptic Lütfen rütbe edininiz
Mesaj Sayısı : 903 Kayıt tarihi : 30/06/10 Lakap : Queen L.
Bilgiler Puan: 20
| Konu: Geri: Sorunsuz Paz Ağus. 29, 2010 11:53 am | |
| Jake Carter Hall 6 Şöhret Puanı 30 Dolar Crystal Prévela 30 Şöhret Puanı 6 Dolar | |
| | | | Sorunsuz | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |