Gossip Girl RPG
Gossip Girl RPG
Gossip Girl RPG
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Gossip Girl Role Play Sitesine Hoş Geldiniz!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Duyurular



~
House Party kurgumuz başlamıştır katılmak için tık!




~
Seviye sistemi kaldırılmıştır.


~
Yeni Popülerlik sistemi düzenlenmiştir. Lütfen göz atınız tık!


Keyifli Role Play'ler...
Gossip Girl
~ NY gençleri neredesiniz? Dedikodularınızı bekliyorum. Bilgi için tıklayın.


Seviliyorsunuz. Xoxo

Yönetim Kadrosu
DinLence..  Pam10 DinLence..  Lalea10

 

 DinLence..

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: DinLence..    DinLence..  EmptyCuma Tem. 23, 2010 1:21 pm

Angela Zoéy Queen & Crystal Prévela
Akşamüzeri
1. Tekil Şahıs


Yavaşça bir masa bulmak için ilerledik Zo'yla. Dünki partiden sonra, uyanmamız gerçekten zor olmuştu. Gerçi ben sabah kalkıp Cathy ile buluşmuştum ama Zo uyuyabildiği kadar uyumuştu. Onun yerinde olmak isterdim çünkü şu an gözlerimden uyku akıyordu. Dayanılmaz bulutlar vardı havada. Sanki yağmur yağacaktı. Yazın... Diye düşündüm. Newyork'ta ne olacağı hiç belli değildi. İtalya ile Newyork, iki ayrı dünyaydı sanki. Bahçeye bakan bir yere oturduk. Kuşlar, bu havada bile cıvıl cıvıldı. Çiçekler sanki güzel olmak için yarışıyorlardı. Ama ben en çok ortancaları sevmiştim. Gülümsedim. İçerisi oldukça iyi döşenmişti. Bir mimarın eseri gibiydi. Koltuklar derindendi ve oldukça rahattı. Masanın ayaklarında da oyma şekiller vardı. Eskiden annem de el sanatlarıyla uğraşırdı; ama ne yazık ki şimdi ne yaptığını bilmiyordum. Zo da burayı sevmişe benziyordu. En azından bu sefer içkili bir yere gelmemiştik. Gerçekten, beyin bırakmamıştı bende. Uzun bir ara vermeliydim içkiye. Hafif bir müzik çelıyordu ve bu nedense beni duygulandırıyordu. Canlı müzikti, bu yüzden içerisi pek çok zengin insan kaynıyordu. Biraz sonra garson geldi ve siparişlerimizi sordu. Menüye bakmamıştım. Alelacele bir şeyler söyledim. Zo da benimkinden istedi ve sonra içeceklerimizi yudumlayıp konuşmaya başladık. Kolayı gerçekten özlemiştim.

" Ee Zo, nasıl geçti günün ? "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyCuma Tem. 23, 2010 1:51 pm

Dünkü partiden sonra o kadar çok yorulmuştum ki sabah çok geç kalkabilmiştim. Başım hala ağrıyordu. Dün o kadar çok dans edip yüksek sesle müzik dinledik ki başımın ağrımaması mümkün değildi. Gözlerim kızarmıştı. Belki Cry beni arayana kadar uyanmasam kalkmazdm bile... Cry sabahtan arkadaşıyla buş,luştuğu için benden daha yorgun görünüyordu. Güzel,sakin en azından içkisiz bir yere geldik. Şık döşemeli eşyaları vardı. Koltuklar yüksekti ve çok rahattı. Yani uyumak için yeterince rahattı. Bir an oraya kıvrılıp yatasım gelmişti. Eminim ki Cry'ın da aklından bu geçiyordu. Cry'la o kadar iyi anlaşıyorduk ki adeta yapay ikizimdi... Onunla öz kardeş olmayı o kadar çok isterdim ki... Damarlarımızda aynı kanın dolaşmasını,aynı anne-babaya sahip olmayı, küçüklükten beri aynı evde kalmayı o kadar çok isterdim ki... Böyle zengin züppelerinin bol olduğu yerde Cry gibi bir dosta sahip olduğum için o kadar şanslıyım ki...

Cry'ın sesi beni bu düşüncelerden ayırdı.

" Ee Zo, nasıl geçti günün ? " d,dedi

Benim nasıl gidebilrdi ki ? Uyuyarak... Esnedim ve yarı uykulu gözlerle '' Nasıl geçebilir... Uyuyarak. '' dedim ve gülümsedim. Hala uykum olduğuna inanamıyordum. Öğlene kadar uyuduğum halde uykum vardı. Ben kendimi yuhlarken Cry küçük bir kahkaha attı. Bende onun kahkahasına gülümseyerek karşılık verdim.


En son Angela Zoéy Queen tarafından Paz Tem. 25, 2010 12:41 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu:    DinLence..  EmptyCuma Tem. 23, 2010 2:39 pm

'' Nasıl geçebilir... Uyuyarak. ''

Bunun üzerine güldüm. Doğruydu. Ama yine de yavaş yavaş alışmaya başlıyorduk ve bu da en iyisiydi. Zaten yakın zamanda annem dönecekti. Gerçi "haftaya" demişti ve bu hafta uzayabilirdi ama annem beni özlediğini söylemişti. O zaman gelirdi. Zo hala yorgun görünüyordu. Belki de bu müzik onun daha çok uykusunu getiriyordu. Ama güzel bir manzaraydı. Üzerimde çizgili kırmızı bir elbise, kırmızı bilezikler ve halka küpe vardı. Saçımı topuz yapmıştım. Yağmur yağınca darmadağın oluyorlardı. Bugün canım gerçekten sıkılıyordu, Zo'nun yanında olmama rağmen. Ayağa kalktım ve soliste doğru ilerledim. Zo beni hayretle izlerken solistin kulağına bir şeyler fısıldadım ve eline de bol miktarda para sıkıştırdım. Yerime dönerken, solist bir süre şaşkınlıkla durakladı, sonra çok daha hareketli bir şey çalmaya başladı. Ah, para, para, para... İnsanların neden paraya çok değer verdiklerini anlamaya başlıyordum. Gerçi bende büyük bir ölçüde değer verirdim, ama hayatımın anlamı yapmazdım. Zo şimdi daha iyi görünüyordu. Birazdan yemeklerimiz de geldi ve ben biraz atıştırmaya başladım. Bir yandan da bahçedeki göle bakıyordum. Burası bana huzur vermişti. Doğa ile iç içe olmak hoşuma gidiyordu. Çam kokusuna, toprak kokusuna bayılıyordum. Sonra bu düşüncelerimi onaylamak için Zo'ya döndüm:

" Ne kadar huzur verici, değil mi? "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPaz Tem. 25, 2010 1:21 pm

Yavaş yavaş uykum gelmeye başlıyordu. Uykuya dalmaktan korkuyordum. Cry benim uykumun geldiğini anlamış olmalıydı ki. Solist'in yanına gidip birşeyler fısıldamış sonra eline bol para sıkıştırmıştı. İnanamıyorum. Bence bir şarkı için bu kadar para fazlaydı ama bazı insanlar için para herşeydi. Öyle insanlardan nefret ederdim. Sinirimi bozarlardı. Ama bu okulda çoğu kişi öyleydş ya... Ondan arkadaşlık etmek istemiyordum fazla kişiyle.
Buraya geldiğimde beri fazla değişmiştim.Eskisi gibi değildim. Önceden popülerlik peşinde koşan salak kızlardandım işte. Ama ben o defteri çok önceden kapamıştım. Yepyeni bir hayata başlamıştım artık. Eski benden geriye kalan sadece bedenimdi... Ben bunları düşünürken Cry " Ne kadar huzur verici, değil mi? " dedi. Bende evet anlamında kafamı salladım. Kuşların cıvıl cıvıl sesleri dışardan duyuluyor ve hafif meltem saçlarımı dalgalandırıyordu. Cry'a döndüm ve '' Of lanet olsun hala bir sevgilim yok '' dedim ve kahkaha attım. Öyle sevgili peşinde koşan sürtüklere asla benzememiştim ve benzemek de istemem. Şu ana kadar hiç sevgilim olmamıştı. Ama bence artık olma vakti gelmişti. Gerçekten zor günlerimde yanımda olucak,beni kötülüklerden koruyup kollayacak, beni sevecek bir sevgilim olsun istiyordum. Ama... Bunu kim istemezdi ki ? Benden güzel onca sexi ve güzel kız varken bana bakmazlardı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPaz Tem. 25, 2010 2:12 pm

'' Of lanet olsun hala bir sevgilim yok ''

Zo'nun bu huyunu çok seviyordum. Bana her şeyi anlatırdı ve birbirimize çok yakındık. Çekinmezdik ve birbirimizin yanındayken rahattık. Bu beni mutlu ediyordu. Zo gibi bir arkadaşı bulamazdım. Ona baktım. Sevgili... Belki de haklıydı ama ben bunları pek düşünmezdim. Sevgili olmak sonunda biten bir kavramdı. Tabi ki Laela gibi bir sürtük değildim; ancak sonuçta iki tarafın da arası bozuluyordu işte. Buna pek çok örnek vardı ve ben hiç bitmeyen bir aşk görmemiştim. Aşk da, bir yerde yetersiz kalıyordu zaten. Belki Zo böyle düşünmüyordu ama benim düşüncelerim bunlardı işte. Zo kendine uygun birini bulursa mutlu olurdum. Ama hiçbir zaman yalnız olmayacaktı. Yanında hep ben olacaktım ve biz belki de evlenince bile beraber olacaktık. Evlenmek... Bana göre değil gibi duruyordu. Bu konuya karşı gerçekten soğuktum. Acaba Zo da öyle miydi? Zo daha çok aşk kadını gibiyd. Ama gerçek aşkı arayanlardan. Oysa benim aşka inandığım söylenemezdi. Aşk eğer olsaydı, ilişkilerin devamı için yeterdi ve herkes peri masallarındaki kadar mutlu olurdu, değil mi? Tartışılacak bir konuydu ve ben Zo'yla tartışmak istemezdim. Bu yüzden ona cevap verirken ses tonumu sempatik tutmaya özen gösterdim. En yakın arkadaşımı hiçbir şekilde kaybetmek istemiyordum, istemeyecektim de.

" Belki de haklısın ama ben... Birilerine kolay kolay güvenemiyorum. "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 11:02 am

Hayatım boyunca hiç kimseyle çıkmamıştım. Tabiki teklif edenler vardı yani arkadaş olarak takıldığım da vardı. Ama kimseye gerçekten '' Aşkım '' demedim. Kimine göre bu yaşa kadar kimseyle çıkmamam saçma bir şey kimine göre doğal bir şey bana göre ise... Ne çok saçma geliyor nede çok doğal. Hayatı boyunca hiç kimseyle mi karşılaşmaz insan ? Ben karşılaşmamıştım burası çok saçmaydı... Doğal olan yanı ise ben gerçek ' AŞK ' ı arayan kızlardandım... Ben bunları düşünürken Cry bana baktı ve " Belki de haklısın ama ben... Birilerine kolay kolay güvenemiyorum. " Dedi. Evet güvenmemekte haklıydı. Çünkü bazı erkekler vardır gerçek yüzünü kimseye göstermezler. Amaçlarının ne olduğunu belli etmezler... Sen ona güvenirsin ve sonra o senin güvenini boşa çıkarır. Hayat böyledir. Doğrusu erkekler diye kıyaslamak doğru olmaz. Kişiler daha doğru olur. Çünkü bu adiliği sadece erkekler yapmaz...

Cry'a baktım '' Evet haklısın. Ama yinede bu zamana kadar kimseye aşık olmamam tuhamıma gidiyor. Bazıları ise bunu söylediğimde dalga geçiyorlar. '' dedim ve alaycı şekilde gülümseyerek '' Hah belki onlar çoktan bakireliğini kaybettikleri için bize mâna buluyorlardır ne malum ? '' dedim. Bu olay gerçekten sinirlerimi bozmuştu. Ama neden kafama taktığımıda anlamıyordum. Ergenlik hormonları yüzünden olsa gerek. Bu olayı evde çok fazla düşünmüştüm. Cry'ın beni anladığını biliyordum. Zaten sözle bir şey söylemesem bile biz gözlerimizle konuşuyorduk adeta. Gerçek dostluk budur bence. Senin ne hissettiklerini anlaması dostlukta arkadaşlıkta ve belkide iletişim de en önemli unsurlardan biriydi benim için. Cry'da benim kusursuz dostumdu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 11:23 am

'' Hah belki onlar çoktan bakireliğini kaybettikleri için bize mâna buluyorlardır ne malum ? ''

Zo bunu söyler söylemez aklım partiye kaydı. Ne kadar içmiş olursam olayım, Ach'ı hatırlıyordum hala. Tenimde bıraktığı etkiyi, muhteşem yüzünü ve kokusunu... Yüz ifadem birden değişmiş olacak ki, Zo bana şaşkınlıkla baktı. Birden korktum. Belki de bana kızacaktı. Belki neden daha önce anlatmadığım hakkında üzülecekti. Ona güvenebileceğimi de biliyordum. Ama konuşamıyordum işte. Konuşmak hakkında tüm yetilerimi kaybetmiş gibiydim. Ya da hareket etmek. Yüzümün heykel gibi, hem de bembeyaz olduğundan emindim. Kendimi toparlamaya çalıştım. İmkansızdı. Önümdeki sudan bir yudum aldım. Tatlıydı... Suyun tatlı olduğunu daha önce farketmemiştim. Ah, Tanrım! Kesinlikle düşüncelerime hakim olmam gerekiyordu yoksa bir süre sonra kafayı yicektim. Sonra Zo ile arkadaşlığımızı düşündüm. Birbirimize her şeyi anlatırdık. Aslında o, daha çok anlatırdı. Çünkü ne de olsa benim güvenememe gibi bir huyum vardı. Ama çok iyi bildiğim bir başka şey ise, zaten anlatacak bir şeyim olmadığıydı. YDY'nin yaşamına daha yeni yeni alışıyordum. Hiçbir zaman Laela gibi değildim. Ama ona düşmanlık da beslemiyordum artık, hem dün bunu açıkça söylemiş, Laela'ya yanında olduğumu bildirmiştim. Çevredekiler bana sürtük dese, hiçbir şekilde inkar edemezdim. Evet, Zo'nun bilmediği çok şey vardı ve bu haksızlıktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 11:31 am

'' Hah belki onlar çoktan bakireliğini kaybettikleri için bize mâna buluyorlardır ne malum ? '' dedikten sonra Cry'ın srat ifadesi birden değişmişti. Ona şaşkınlıkla baktım. Cry surat ifadesini değiştirmeye çalıştı ama sanırım başarılı olmadığını anlayınca önündeki bardaktaki sudan bir yudum aldı. Cry ne saklıyordu benden. Söylediğim cümlede mi bir yanlışlık vardı ? Cümleyi kafamda tekrar geçirdim. Hah belki onlar çoktan bakireliğini kaybettikleri için bize mâna buluyorlardır ne malum ?

Buradaki anahtar cümle bakirelik miydi yani ? Ne yani Cry... Bakire değil miydi yoksa ? Aklımdan türlü türlü sorular geçiyordu. Ama tabiki Cry böyle bir şey yapmazdı değil mi ? Benim en yakın arkadaşım benden böyle bir şeyi yada her ne olduysa bir şey saklamazdı değil mi ? Cry'ın masanın üstündeki elini tuttum. '' Tatlım ne oldu ? '' dedim. Ses tonumda anlayış ve aynı zamanda merak vardı. Tabi anlatmak istemezse onu zorlamayacaktım. O benim en yakın arkadaşımdı kendini ne zaman hazır hissederse o zaman anlatırdı. Ama ben yinede neler olup bittiğini merak etmiştim...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 11:58 am

'' Tatlım ne oldu ? ''

Uzanıp elimi tuttu. Bu beni terletmeye yetecek bir şeydi. Ona söylemeliydim. Ama bu yine de her şeyi söylemem gerektiği anlamına gelmezdi, değil mi? Belki sadece Laela'yı anlatmalıydım. Ach ile üst kattaki odada olanlardan - düşünmek ürpermeme neden olmuştu - bahsetmemeliydim. Belki bundan sonra bahsederdim. Şimdi bir Laela meselesi ikimize de yeterdi. Bana kızacak mı diye düşünmeden edemiyordum. Aklıma bir şey geldi birden. Zo dün partide nereye kaybolduğuma dair hiçbir şey sormamıştı. Sorsa ne cevap verecektim? Tab ki yalan söyleyemezdim. Ya anlatacaktım, ya da susacaktım. Susmak bana olan güvenini sarsabilirdi. Başımı bahçeye doğru çevirdim. Birden hepsi -çiçekler, kuşlar- anlamsız gelmeye başlamıştı. Onlar olmasa da olurdu. Dünya olmasa da olurdu. Ama Ach... Ve de tabiki Zo... Şu an tam anlamıyla çıkmazdaydım. Zaten ne olduysa içkinin etkisiyle olmuştu, değil mi? O zaman neden hala onu düşünüyorsun? Ah, beynim benimle saklambaç oynuyordu sanki. Dudaklarımı araladım. Konuşmak üzereydim. Ach da dahil her şeyi anlatmak üzereydim. Ama sadece Laela'yla olanlar çıktı ağzımdan. O sormazsa, anlatmaya cesaret edemezdim hiçbir şekilde. Zo benden çok daha iyiydi. Aslında ben de iyiydim. Umarım bana arkasını dönmezdi. Arkadaşlığına ihtiyacım vardı.

" Laela partide beni sıkıştırdı. Yani, bizim yanımızda mısın değil misin diye. Ben de senin yanındayım dedim. Çok içkiliydim zaten. Hem, onun gibi değilim sen zaten biliyorsun ama... "

Gerisi gelmedi cümlenin.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 12:21 pm

Cry'ın tepkisini merak ediyordum. Susçak mıydı ? Yalan mı sölicekti ? Yoksa her şeyi baştan sona anlatacak mıydı ? Eğer gerçek arkadaşsak her şeyi anlatması lazımdı... Cry yüzüme bakmıyordu. Kafasını bahçeye çevirdi ve derin nefes aldıktan sonra " Laela partide beni sıkıştırdı. Yani, bizim
yanımızda mısın değil misin diye. Ben de senin yanındayım dedim. Çok
içkiliydim zaten. Hem, onun gibi değilim sen zaten biliyorsun ama... "
Cümlenin devamını getirememişti. Şimdi şok olma sırası bendeydi. Ne yani Cry o sürtüklerin grubuna mı girmişti ?! Üzülmüş müydüm ? Evet ! Peki sinirlenmiş miydim ? Evet. Peki ya arkadaşımı hemen terkedecek kadar adi miydim ? Sanmıyorum. Belki başka birisi olsa şu an masadan kalkıp giderdi. Ama bense susmayı tercih ettim. Bunu nasıl yapabilrdi aklım almıyordu ! Yüzüm kim bilir ne şekildedir diye düşündüm. Tepki veremiyordum. Beynim hareket etmeyi yasaklamış gibiydi.

Biran Cry'la göz göze geldik. Gözlerinin içine baktığımda onu anlamam için yalvarıyordu adeta... Sonra hala onun elini tuttuğumu farkettim. Refleks olarak çekmiştim sanırım ama bunu bilerek yapmak istememiştim. Onu öyle görünce içim sızlamıştı. En yakın arkadaşımdı ona kızamıyordum... Sinirden ve sanırım üzüntüden gözlerim doldu. Ağlamamak için dişlerimi sıkttım ve bir yandan masanın üzerindeki elimi yumruk yapıp sıktım. Ağlamak istemiyordum çünkü. Hiç bir şey söylememiştim. Çünkü söyleyecek hiç bir şey bulamıyordum beynim durmuştu adeta...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 12:49 pm

Zo susuyordu. Sustu. Ama sinirliydi, bunu anlayabiliyordum. Ve üstelik Ach'ı anlatmamıştım bile. O zaman kesinlikle beni burada bırakırdı. Elini aniden çekti. Gözlerine bakıyordum. Tanrım, Laela'ya hayır deseydim bütün hayallerim suya düşecekti. Yani hem, dün Ach'a söylediğim gibi, ben ona benzemiyordum. Ben lanetolası bir sürtük değildim. Zo'nunu bunu bilmesi gerekiyordu ama beni daha fazla dinleyeceğinden emin olamıyordum. En azından nerede olduğumu sormamıştı. Ama onu bu halde görünce anlatmak istiyordum. Yani, bilsin istiyordum, benimle arkadaş olmayı bırakırsa bile dürüst olarak kalayım istiyordum, yalan bana göre değildi. Ama Zo belki de görmüştü bizi? İçkinin etkisiyle hatırlamıyordu belki de? Yani Ach'ın elimi tutup yukarı çıktığımızı... Bunu anlatmak istemiyordum, kesinlikle. Bundan emin olmuştum artık, o sormadan veya anlamadan tek kelime etmeyecektim. Zo'yu kaybetmeye dayanamazdım. Çaresizlik içinde adını fısıldadım. Zo tekrar baktı bana. Daha fazla şey olduğunu anlar gibiydi. Gözlerimi kaçırdım. Zo'ya bir şekilde açıklamam gerekiyordu. Laela'nın yanında olmadığımı -yani his olarak- bilmesi gerekiyordu. Yoksa bir şekilde kopacaktık birbirimizden, bunu biliyordum, hissedebiliyordum. Eline uzandım ve dostca sıktım. Onu kaybetmek istemediğimi anlatmaya çalıştım. Gitmesi ni istemiyordum. Hep yanımda kalmalıydı.

" Zo bak. Ben lanetolası bir sürtük değilim. Ben onlardan farklıyım. Hep de öyle olacağım yani dün değişen tek şey, ona söylediğim bu sözlerdi. Düşman olmak kötü bir şey zaten. "

Aslında değişen tek şey o değildi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 1:19 pm

Ben göz yaşlarımın akmamasını sağlamak için elimden gelen her şeyi yapıyordum. Birden Cry elimi sıkıca tuttu. Bu sefer çekmedim. Daha doğrusu çekemedim. Çünkü eli sıcacıktı... Bu yumuşaklığı başka hiçbir arkadaşımda bulamamıştım. Belki dış görünüşü içinin yansımasıdır. Kalbi de eli kadar yumuşacıktır... Bunları düşünürken Cry güçsüz bir sesle " Zo bak. Ben lanet olası bir sürtük değilim.
Ben onlardan farklıyım. Hep de öyle olacağım yani dün değişen tek şey,
ona söylediğim bu sözlerdi. Düşman olmak kötü bir şey zaten.''
dedi.Bu sözler benim sinirimi az da olsa geçirmişti. Cry'a baktım. '' Tabiki tatlım düşmanının olması kötü bir şey ama yani onlarla takılırsan onlar gibi olmandan korkuyorum Cry. Yani görmüyor musun ? Onlar hergün farklı erkekle takılıyorlar ve ... Dedikodulardan da duymuşsundur zaten neler yaptıklarını. Senin onlar gibi olmanı istemiyorum Crystal ! '' dedim. Sonunda gözyaşlarım sözümü dinlemişti ve ağlamadan bunları söyleyebilmiştim. Söylerken ciddi bir tavır takınmaya çalıştıysam da olmamıştı sanırım...

Lanet olsun onu bırakmak istemiyordum ! Zaten en yakın arkadaşlarımdan biri olan Meg okuldan ayrılmıştı... Ne yapabilirdim başka ? Kime sırlarımı anlatabilirdim ben onu yada o beni bırakırsa ? Belki bende o tek kalmasın diye o ' Lanet olası sürtük grubuna girerdim. Bir arkadaş için değer miydi ? Eğer o arkadaş gerçek arkadaşım Cry ise evet değerdi...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 1:55 pm

'' Tabiki tatlım düşmanının olması kötü bir şey ama yani onlarla takılırsan onlar gibi olmandan korkuyorum Cry. Yani görmüyor musun ? Onlar hergün farklı erkekle takılıyorlar ve ... Dedikodulardan da duymuşsundur zaten neler yaptıklarını. Senin onlar gibi olmanı istemiyorum Crystal ! ''

Neyse ki çok yersiz bir endişeydi bu. Kendimi toparladım. Zo'nun da daha fazla bu halde durmasını istemiyordum. Belki de giderdik birazdan. Dinlenmeye ihtiyacım vardı, uyumadığım için. Hem belki de kuaföre uğramam gerekirdi. Yapılacak çok şey vardı, yine. Zo'yu sakinleştirmeye çalışıyordum. Sonuçta hala arkadaştık ve öyle de kalacaktık. Gerçi ben okulu bitirdiğimde Zo hala burada olacaktı. Bense İtala'da. Annemin buraya taşınmasını istemiyordum artık. O istese bile hayır diyecektim. O kendi İtalya'daki yaşamından mutluydu. Onu bundan alıkoymaya hakkım yoktu. Derin bir nefes aldım. Evet, okulu bitirince İtalya'ya dönerdim büyük ihtimalle, hem o zaman daha da çok özlemiş olurdum İtalya'yı. Belki yaz tatilinde de giderdim; ama yazın Newyork'un daha iyi bir seçim olduğunu artık öğrenmiştim. Kafa dağıtırdık ve ben de ailemden uzak bir yaz daha geçirirdim işte. Sonra yıllar geçerdi... Bir yıl ne kadar da çabuk geçti, diye düşündüm. Bu okula ilk geldiğim günü hatırlıyordum. Alışmam ne kadar da zaman almıştı. Yeni kız olmak, çömez olmaktan çok daha zordu. Ama Zo olmasaydı, onları da atlamaz ve belki de İtalya'ya geri dönerdim. En azından İtalyan olduğumu bilen az kişi vardı, bunun için mutlu olmalıydım. Bir de bu açıdan dışlansaydım -geçen yıl- sonum hiç de iyi olmazdı.

" Hayır Zo. Eğer bunu isteseydim bile -ki istemiyorum geçmişimi asla unutmazdım ve de seni. "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 2:05 pm

Cry'la biraz bakıştık sonra Cry gülümsedi ve Hayır Zo. Eğer bunu isteseydim bile -ki istemiyorum geçmişimi asla unutmazdım ve de seni. " dedi. Bu sefer onun beni unutmayacağını anladığımdan gözlerim dolmuştu tanrım ne kadar sulugözdüm ! Acaba bu regl öncesi sendromu filan mıydı ? Her an ağlayacak gibi hissediyordum kendimi... Cry'a baktım ve hiç bir şey olmamış gibi ona gülümsedim. Umarım unutmazsın Cry umarım... '' Tamam o zaman onlara benzemeyeceğine söz verirsen seni affederim '' dedim. Cry eski halime döndüğüme sevinmiş gibiydi. Aslında aklımdan hiçbir zaman Cry'ı bırakmak gibi bir düşünce yoktu bana kalsa onla ölene kadar en yakın arkadaş olarak kalabilirdim. Ama bu sadece bana kalan bir şey değildi onunda istemesi lazımdı.

Cry'ı gerçekten sürtüklerle takılırken hayal edemiyordum. O gözde olmayı sevmezdi ki ? Yani dedikodusunun yapılmasını erkeklerin ona bakmasını sevmezdi. Yani en azından benim için öyleydi. Tabiki de seviglisi olması normaldi ama hergün başka bir çocukla... Iyk!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 3:21 pm

'' Tamam o zaman onlara benzemeyeceğine söz verirsen seni affederim ''

Artık burada kalmak istemiyordum, bizimki bitmeyecek bir dostluktu, bunu anlamıştım. Ve bu nedenle gülümsedim. Zo'ya bu konuda garanti verebilirdim artık. Sonuçta o hep yanımda olacaktı, o yanımdayken bir sürtük olmam da olanakların arasında değildi. Ne de olsa Laela'yla gerçek dostluğu tatmayanlar takılıyordu. Zaten Ach'ı öğrenirse beni yanında da istemezdi. Bu da hiçbir şeyi değiştirmezdi gerçi. Hayatımı hep kendim yönettim, diye hatırlattım kendime. Hep böyleydi bu. Kimse beni kullanamazdı, çünkü neler yapabileceğimi biliyordum ve en önemlisi yanımda Zo vardı. Daha çok kişi vardı. Onları da es geçmemeliydim. Hepsi benim için önemliydi. Ben insanlara değer vermeyi biliyordum, YDY ya da başka bir şey umrumda değildi, benim insan olduğum zaten belliydi. Kendini ayaklar altına alanlar zaten çoktan yenilmiş sayılırdı. Ayağa kalktım ve Zo'ya sarıldım. Sonra kulağına dostça ve güvenilir bir sesle fısıldadım:

" Zo, söz veriyorum. Bana güvenebileceğini biliyorsun. Şimdi, gidelim. "

Zo başını salladı. Çantasını aldı. Yemeklerimizi bitirmemiş olsak da kendimize gerçek bir ziyafet çekmiştik zaten. Bu bizi doyurmaya yeterdi. Kasaya hesabı ödedik. Sonra gerçekten mutlu olduğumu hissettim. Şu an her şeye sahiptim. Ve bunu bozabilecek bir kişi varsa da, o ortaya çıkana kadar istediğimi yapacaktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 3:24 pm

Rp Bitmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




DinLence..  Empty
MesajKonu: Geri: DinLence..    DinLence..  EmptyPtsi Tem. 26, 2010 6:48 pm

Angela - 25 şöhret puanı 5 dolar
Crystal - 40 şöhret puanı 8 dolar
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
DinLence..
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Gossip Girl RPG :: Rp Out :: Çöp kutusu-
Buraya geçin: